"Türk ekonomisi sert kuşatma altında"
MHP lideri Devlet Bahçeli, "Türk ekonomisi sert kuşatma altındadır" dedi. Mevcut durumun ekonomik temeli olmadığını söyleyen Bahçeli, Kılıçdaroğlu ve TÜSİAD'a da tepki gösterdi.MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ekonomideki dalgalanmalarla ilgili bir açıklama yaptı."Türk ekonomisi sert kuşatma altındadır" diyen Bahçeli, oluşan tablonun ekonomik temeli olmadığını söyledi.Fiyatların tırmanışının ekonominin teorik kalıplarına aykırı olduğunu dile getiren Bahçeli, "Döviz yükselirken borsanın düşmesi, üstelik piyasalarda anormal oynaklıkların kısır döngü içinde artış sergilemesi Türk milletinin ve Türkiye’nin düşmanca bir senaryoya maruz kaldığına bariz işarettir" dedi.Bahçeli, "Fiyatların yükselmesi, faiz-döviz kuru arasındaki ilişkiyle değil, vatana ve millete yönelik ekonomik suikastla bağlantılıdır" diye konuştu.“OYUN BÜYÜK, OYUN VAHŞİ, OYUN DÜŞMANCADIR"Millete samimiyetle ve inançla hizmet etmek varken, kaba, haşin ve yaralayıcı siyaset üslubunu benimsemenin yanlış ve yozlaşma alameti olduğunu belirten Bahçeli, şunları kaydetti:"Bugün CHP Genel Başkanı Kayseri'de yine su kaynatmış, yine kayış koparmış, 2022 yılı bütçesinin yoksuldan alıp zengine kaynak aktaran bir bütçe olduğunu utanmadan zırvalamıştır. İzan, irade, itibar ve insaftan mahrum bir siyasetçinin düşebileceği en kötü durumlara bu şahıs düşmüştür. Türkiye ekonomisi şu anda sert bir kuşatma altındadır. Karşımızdaki tablonun hiçbir ekonomik temeli yoktur. Rasyonel mülahazalarla cari gelişmelerin izahı yapılamayacaktır. Ama yalan ve riya siyasetinin orkestra şefi Kılıçdaroğlu'na göre sandık gelirse döviz de inecektir. Kaldı ki fiyatların tırmanışı ekonominin teorik kalıplarına aykırıdır. Döviz yükselirken borsanın düşmesi, üstelik piyasalarda anormal oynaklıkların kısır döngü içinde artış sergilemesi Türk milletinin ve Türkiye'nin düşmanca bir senaryoya maruz kaldığına bariz işarettir. Geçmişte benzerlerine şahit olduğumuz operasyonların bir yenisi daha sahnelenmektedir. Stokçular, karaborsacılar, fırsatçılar, ekonomik bylokçular, iç ve dış ihanetin azılı failleri devreye girmişler, millete ve devlete saldırı üstüne saldırı planlayarak harekete geçmişlerdir. Oyun büyük, oyun vahşi, oyun düşmancadır."Türkiye'nin spekülatif atakların hedefinde olduğunu vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:"Fiyat artışlarının içinde kim varsa, vatandaşlarımızın ekmeğine, sofrasına, cüzdanındaki paraya kimler doğrudan veya dolaylı musallat olmuşlarsa analarından doğduğuna pişman edilmelidir. Anlık fiyat değişimleri, gün içinde defalarca fiyat etiketlerinde yapılan tadilatlar en ince detayına kadar ele alınmalı ve bu vahim sorunun üzerine gidilmelidir. Fiyatların yükselmesi, faiz-döviz kuru arasındaki ilişkiyle değil, vatana ve millete yönelik ekonomik suikastla bağlantılıdır.""TÜRKİYE'NİN DÖVİZ PİYASASIYLA OYNAYAN KİMLERDİR?""Türkiye'nin döviz piyasasıyla oynayan kimlerdir? Vurguncular kimlerdir? Yağmacıların merkezi ve milliyeti neresidir?" diye soran Bahçeli, şunları kaydetti:"Bunların FETÖ ve emperyalist komployla bağı araştırılmakla birlikte fiyat ve stok bylokçuları da acilen deşifre edilmelidir. Çünkü mesele milli güvenlik meselesi haline dönüşmüştür. Ederi bir dolar olan alçakların dolar üzerindeki oyunlarına teslim olacak bir Türkiye asla yoktur. Dik duruşumuzu bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir.TÜSİAD ve işbirlikçi siyasetçiler karşı çıksa da yeni ekonomi programı başarılı olacaktır. TÜSİAD'ın sorunlu açıklaması, Kılıçdaroğlu'nun TÜSİAD'la paslaşması, erken seçim dayatması, fiyat ve döviz kuru artışının siyasileştirilip istismar hattının kurulması, kararlılıkla mücadele edilmesi gereken ve sessiz kalınmasının fahiş sonuçlara neden olacağı menfur bir durumdur.Ayrıca hayatları boyunca hep eleştiren, kara çalmaktan başka bir şey bilmeyen ama var olan sorunlara karşı da sadra şifa tek bir çözüm getiremeyen müflis sol ve Marksist iktisatçılar ahlaksızca felaket tamtamları çalmaktadır. Eşzamanlı olarak CHP Genel Başkanı ellerini ovuşturmaktadır, dili zehirli, siyaseti de zillettir. 'Bir taraftan kendilerine biz milliyetçiyiz diyorlar, bir taraftan da Türk Lirası'nın değerini pula döndürdüler.' diyen Kılıçdaroğlu özellikle bilmelidir ki, zihniyetinin bizim nezdimizde gavur puluyla beş kuruş değeri yoktur. Türk Lirası milli itibarımız, ekonomik istiklalimizin ana direğidir. Kayseri'de milliyetçilik nutukları atan Kılıçdaroğlu'nun tek umudu ekonomik tetikçiler, terör örgütleri, zalimlerin kumpası, hainlerin eylemleri, Türkiye düşmanlarının projeleridir. Ondan milliyetçi olamaz, olsa olsa emperyalizmin muhbiri, zulmün muhibbi olacaktır."Türk milletinin bu badireyi atlatacağının altını çizen Bahçeli, "Devletimize, hükümetimize güvenimiz tamdır. Ekonomide uygulanan model ve programın her türlü iç ve dış provokasyonu etkisiz hale getirerek Türkiye'yi daha güçlenmiş, daha kalkınmış bir refah seviyesine denge ve disiplinle ulaştıracağına sonuna kadar inandığımızı bilhassa paylaşıyorum." açıklamasında bulundu.
MHP lideri Devlet Bahçeli, "Türk ekonomisi sert kuşatma altındadır" dedi. Mevcut durumun ekonomik temeli olmadığını söyleyen Bahçeli, Kılıçdaroğlu ve TÜSİAD'a da tepki gösterdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ekonomideki dalgalanmalarla ilgili bir açıklama yaptı.
"Türk ekonomisi sert kuşatma altındadır" diyen Bahçeli, oluşan tablonun ekonomik temeli olmadığını söyledi.
Fiyatların tırmanışının ekonominin teorik kalıplarına aykırı olduğunu dile getiren Bahçeli, "Döviz yükselirken borsanın düşmesi, üstelik piyasalarda anormal oynaklıkların kısır döngü içinde artış sergilemesi Türk milletinin ve Türkiye’nin düşmanca bir senaryoya maruz kaldığına bariz işarettir" dedi.
Bahçeli, "Fiyatların yükselmesi, faiz-döviz kuru arasındaki ilişkiyle değil, vatana ve millete yönelik ekonomik suikastla bağlantılıdır" diye konuştu.
“OYUN BÜYÜK, OYUN VAHŞİ, OYUN DÜŞMANCADIR"
Millete samimiyetle ve inançla hizmet etmek varken, kaba, haşin ve yaralayıcı siyaset üslubunu benimsemenin yanlış ve yozlaşma alameti olduğunu belirten Bahçeli, şunları kaydetti:
"Bugün CHP Genel Başkanı Kayseri'de yine su kaynatmış, yine kayış koparmış, 2022 yılı bütçesinin yoksuldan alıp zengine kaynak aktaran bir bütçe olduğunu utanmadan zırvalamıştır. İzan, irade, itibar ve insaftan mahrum bir siyasetçinin düşebileceği en kötü durumlara bu şahıs düşmüştür. Türkiye ekonomisi şu anda sert bir kuşatma altındadır. Karşımızdaki tablonun hiçbir ekonomik temeli yoktur. Rasyonel mülahazalarla cari gelişmelerin izahı yapılamayacaktır. Ama yalan ve riya siyasetinin orkestra şefi Kılıçdaroğlu'na göre sandık gelirse döviz de inecektir. Kaldı ki fiyatların tırmanışı ekonominin teorik kalıplarına aykırıdır.
Döviz yükselirken borsanın düşmesi, üstelik piyasalarda anormal oynaklıkların kısır döngü içinde artış sergilemesi Türk milletinin ve Türkiye'nin düşmanca bir senaryoya maruz kaldığına bariz işarettir. Geçmişte benzerlerine şahit olduğumuz operasyonların bir yenisi daha sahnelenmektedir. Stokçular, karaborsacılar, fırsatçılar, ekonomik bylokçular, iç ve dış ihanetin azılı failleri devreye girmişler, millete ve devlete saldırı üstüne saldırı planlayarak harekete geçmişlerdir. Oyun büyük, oyun vahşi, oyun düşmancadır."
Türkiye'nin spekülatif atakların hedefinde olduğunu vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Fiyat artışlarının içinde kim varsa, vatandaşlarımızın ekmeğine, sofrasına, cüzdanındaki paraya kimler doğrudan veya dolaylı musallat olmuşlarsa analarından doğduğuna pişman edilmelidir. Anlık fiyat değişimleri, gün içinde defalarca fiyat etiketlerinde yapılan tadilatlar en ince detayına kadar ele alınmalı ve bu vahim sorunun üzerine gidilmelidir. Fiyatların yükselmesi, faiz-döviz kuru arasındaki ilişkiyle değil, vatana ve millete yönelik ekonomik suikastla bağlantılıdır."
"TÜRKİYE'NİN DÖVİZ PİYASASIYLA OYNAYAN KİMLERDİR?"
"Türkiye'nin döviz piyasasıyla oynayan kimlerdir? Vurguncular kimlerdir? Yağmacıların merkezi ve milliyeti neresidir?" diye soran Bahçeli, şunları kaydetti:
"Bunların FETÖ ve emperyalist komployla bağı araştırılmakla birlikte fiyat ve stok bylokçuları da acilen deşifre edilmelidir. Çünkü mesele milli güvenlik meselesi haline dönüşmüştür. Ederi bir dolar olan alçakların dolar üzerindeki oyunlarına teslim olacak bir Türkiye asla yoktur. Dik duruşumuzu bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir.
TÜSİAD ve işbirlikçi siyasetçiler karşı çıksa da yeni ekonomi programı başarılı olacaktır. TÜSİAD'ın sorunlu açıklaması, Kılıçdaroğlu'nun TÜSİAD'la paslaşması, erken seçim dayatması, fiyat ve döviz kuru artışının siyasileştirilip istismar hattının kurulması, kararlılıkla mücadele edilmesi gereken ve sessiz kalınmasının fahiş sonuçlara neden olacağı menfur bir durumdur.
Ayrıca hayatları boyunca hep eleştiren, kara çalmaktan başka bir şey bilmeyen ama var olan sorunlara karşı da sadra şifa tek bir çözüm getiremeyen müflis sol ve Marksist iktisatçılar ahlaksızca felaket tamtamları çalmaktadır. Eşzamanlı olarak CHP Genel Başkanı ellerini ovuşturmaktadır, dili zehirli, siyaseti de zillettir. 'Bir taraftan kendilerine biz milliyetçiyiz diyorlar, bir taraftan da Türk Lirası'nın değerini pula döndürdüler.' diyen Kılıçdaroğlu özellikle bilmelidir ki, zihniyetinin bizim nezdimizde gavur puluyla beş kuruş değeri yoktur. Türk Lirası milli itibarımız, ekonomik istiklalimizin ana direğidir. Kayseri'de milliyetçilik nutukları atan Kılıçdaroğlu'nun tek umudu ekonomik tetikçiler, terör örgütleri, zalimlerin kumpası, hainlerin eylemleri, Türkiye düşmanlarının projeleridir. Ondan milliyetçi olamaz, olsa olsa emperyalizmin muhbiri, zulmün muhibbi olacaktır."
Türk milletinin bu badireyi atlatacağının altını çizen Bahçeli, "Devletimize, hükümetimize güvenimiz tamdır. Ekonomide uygulanan model ve programın her türlü iç ve dış provokasyonu etkisiz hale getirerek Türkiye'yi daha güçlenmiş, daha kalkınmış bir refah seviyesine denge ve disiplinle ulaştıracağına sonuna kadar inandığımızı bilhassa paylaşıyorum." açıklamasında bulundu.